Pulmoner dolaşım, vücuttan kalbe giren az miktarda oksijene sahip kanın, akciğer atardamarı ile sağ kulakçıktan akciğerlere iletilmesiyle başlar ve akciğerlerde solunum işlemiyle yüksek oksijen değerine ulaşan kanın akciğer toplardamarı ile sol kulakçığa iletilmesiyle pulmoner dolaşım son bulur. Ardından yüksek oksijen değerine sahip kan, aort damarı ile sağ karıncıktan sistemik dolaşıma katılır.
Pulmoner dolaşımda bir kırmızı kan hücresi olsaydınız izleyeceğiniz yol sırasıyla şu olurdu:
Sağ karıncık (Right ventricle)>Akciğer atardamarı (Pulmonary artery)>Akciğer toplardamarı (Pulmonary veins)>Sol kulakçık (Left atrium).

Görsel: commons.wikimedia.org
Pulmoner dolaşımda kanın yüksek oksijen değerine ulaştırılma işlemi akciğerdeki alveoller tarafından gerçekleştirilir. Akciğerlerimiz, kalpte olduğu gibi embriyonik dönemde oluşup gelişmeye başlar. Doğum sırasında oksijen ve besin ihtiyaçlarını karşılayan plasentadan ayrılan yenidoğan, ilk nefesini aldığından itibaren oksijen ihtiyacını karşılama işlemini akciğerlere devreder. Solunum sistemimiz üst ve alt solunum yolu olmak üzere ikiye ayrılır. Üst solunum yolu burun, burun boşluğu, yutak; alt solunum yolu gırtlak, trakea, bronşlardan oluşur.

Görsel: www.webmd.com
Akciğerin anatomisi ve işlevi

Görsel: www.cancer.gov
Anatomisi ve işlevi bakımından ağaçlar ile benzerlik taşırlar. Akciğerler, göğüs kafesimizin altında plevra zarı ile çevrilidir ve diyafram kası tarafından karın boşluğundan ayrılır. Sağ akciğer üst, orta, alt olmaz üzere üç loba sahipken sol akciğer ise üst, alt olmak üzere iki loba sahiptir ve daha küçüktür çünkü kalbin daha büyük bir kısmı sol tarafta bulunur. Trakea’dan (nefes borusu) ayrılan iki dal, akciğerlerin içine bronşlarla dallanmaya devam eder. Bronşların uçlarında alveol denilen kılcal damarlala kaplı hava kesecikleri bulunur. Alveoller, ince yapıda tip I ve kübik şeklinde tip II hücrelerine sahiptir.

Görsel: commons.wikimedia.org
Diyafram kası, frenik sinire bağlıdır ve kasılma-gevşeme hareketleriyle solunum yollarından hava geçişini ve akciğerlerde gaz değişimini sağlar. Diyafram kası kasıldığında göğüs boşluğunun hacmi artar, iç basınç düşer ve akciğerlere hava dolar; gevşediğinde göğüs boşluğunun hacmi azalır, iç basınç artar ve akciğerlerdeki hava dışarı atılır. Akciğerlere hava alınmasına inspirasyon; akciğerdeki havanın atılmasına ekspirasyon denir. Alveoller, her inspirasyon-ekspirasyon hareketlerinde kılcal damarlarla kandaki oksijen-karbondioksit değişimini gerçekleştirir. Tip I hücreleri ince yapısıyla gaz alışverişinden sorumluyken tip II hücreleri alveolün onarımı, korunumundan ve bazı salgı işlemlerinden sorumludur.
Kaynaklar
Boyette, L. C. ve Burns, B (2019). Physiology, Pulmonary Circulation.
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK518997/
SEER. Lung Cancer.
https://training.seer.cancer.gov/lung/